Cumhuriyetin 100.yılında 100 bin atama birçok siyasinin ve birçok sendikanın talebi durumunda. Kemal Kılıçdaroğlu da hükümete, cumhuriyetin 100.yılında 100 bin atama çağrısında bulundu.
Eğitimin ve eğitimcinin sorunlarına değinen Kılıçdaroğlu, eğitimin milli olması gerektiğini vurguladı. Kılıçdaroğlu "Eğer eğitim milli olmaktan çıkarsa, yani Türkiye'nin çağdaş uygarlığı yakalamak için hedeflediği bir eğitim olmazsa Türkiye çağdaşlarından kopacaktır. Osmanlı'nın içinde bulunduğu tablo da maalesef buydu.’’ Dedi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun açıklamasının satır başları
Soru sorma yeteneklerini güçlendiren bir eğitim aslında çağdaş bir eğitimdir. Laik bir eğitim, aslında çağdaş bir eğitimdir. Aksi halde eğitim sistemi çökerse bir ülke gelecek açısından ciddi zaaflara uğrayabilir. Bir ülkeyi geri bıraktırmak istiyorsanız yapacağınız tek şey eğitim sistemini bozmak. Bugün yaşandığımız tablo maalesef bu.
Evlatları okula giden AK Parti ve MHP'ye oy veren annelere soruyorum, çocuğunuzun boğazından tasarruf yapmak bir ülkenin büyümesi ve kalkınması için gerekli mi? 'Boğazından tasarruf yapıyorum' deyip yemeğini kesmek ahlaki midir, değil midir? Bu çocukların beslenme hakkı var. 85 milyon insanın ödediği vergiler, benim ödediğim vergi, yeni doğan çocuğun ödediği vergiyle bizim evlatlarımızın karnı doyarsa buna Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde kim karşı çıkar?
‘’Bütün annelere bunu şikayet ediyorum’’
Cumhuriyet Halk Partisi’nin, TBMM Plan Bütçe komisyonunda tüm öğrencilere günde 1 öğünlük gıda verilmesi önerisinin iktidar partisinin oylarıyla reddedildiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu "Bütün annelere bunu şikayet ediyorum. Evladının okulda beslenmesi, yemek yemesi için koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu çocuklara bir öğle yemeği veremiyor mu? Tasarruf yapacaksan saraydan yap. Adamların bir eli yağda bir eli balda. Çeteler var devleti kene gibi soyanlar. O kene gibi soyanlardan vergi alırsın yeteri kadar. Senin çocuğunun boğazına çöküp, çocukların boğazından tasarruf yapan bir iktidara oy vermek, devleti felakete sürüklemek demektir." Dedi.