2018 yılında Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi yükselmeye başlayan dolar kuru, 2019 yılında pandeminin gelmesiyle uluslararası ekonomi piyasa dengeleri alt üst oldu. Türkiye bunun üzerine bir de deprem yaşayınca alım gücü düştü, enflasyon derinleşti ve ekonomik istikrar bozuldu. Ekonomideki kırılgan yapı tüm süreci etkiliyor. Piyasalardaki bozuk para telaşı sürerken 1 TL’ye zam geldiği öğrenildi.
Ekonominin başına yeniden gelen Mehmet Şimşek rasyonel politikalar uygulayacağız diyerek politika faizini adım adım yükseltme kararı almıştı. Merkez Bankası’nın başına ise Hafize Gaye Erkan geçti. Tüm adımlara rağmen Türk Lirası’nın değer kaybı önlenemedi.
Madeni Paralarda Yeni Gelişmeler
Türk Lirası’ndaki yaşanan değer kaybıyla Merkez Bankası peş peşe açıklamalar yaptı. Pandemi döneminde yaşanan değerli maden fiyatlarındaki artış, bozuk para üretim maliyetini de artırdı. Merkez Bankası bu suretle maliyeti yüzde 30 oranında azaltmak için adımlar atmış 1TL ve 50 Kuruş’un üretim maliyeti yüzde 30 düşürülmüştü.
Yapılan müdahaleler sonucu 3.5 TL öngörülen 1 TL üretim maliyeti 2.30 TL’ye düşürüldü. Darphane kaynaklarına göre madeni paralarda kullanılan alaşımların dövizdeki yükseliş sebebiyle üretim maliyetinin giderek arttığı ifade ediliyor. Gündemde ise 2.5 TL’lerin basılarak piyasalarda dolaşıma sürülmesi yer alıyor.