Turizme yakın köyde, çeşitli kurumların dinlenme tesisleri, şahısların villa ve siteleri bulunuyor. Köy aynı zamanda yaz aylarında yoğun bir çadır turizmi merkezine dönüşüyor. Gezin’in kadınları da gün ağırmadan her Cuma meyvelerini, sebzeleri ve ürünlerini pazarda satışa çıkarıyor.

Pazar Meryem Güleç:

“Evde oturup da erkeğe muhtaç olacağına gel kendi işinin patronu ol, kadın evde mahkûm hayatı yaşamas “İşimiz biraz ağır, yoruluyoruz ama gayet memnunuz, gayet güzel gidiyor. Kazancımız bize yetiyor, kimseye muhtaç olmuyoruz. Kazancımı çocuklarıma gönderiyorum, çocuklarıma bakıyorum. Kadınlar çalışsın, kimseye muhtaç olmasın çalışın kendi paranızı kazanın”

Sabah erkenden kalkıyoruz, tezgahımızı kuruyoruz, her tezgahta ayrı bir hareketlilik oluyor. Evde yaptığımız reçelleri bahçeden topladığımız ürünleri tezgaha diziyoruz.Erkeklerin yaptığı zor işleri biz de burada yapıyoruz. Kasaları kaldırıyoruz, düzenliyoruz. Kadın istediği her işi yapar. Bir kadın kendi ayakları üzerinde durmalı bence. Kendi işimi yapıyor olmamın verdiği hem maddi hem manevi özgüven var. Kadın için mucize gibi bir şey. Kadınlar özgüvenlerini kaybetmesinler, kadının umudu kendi elleridir, kendi iradesidir, kendi gücüdür, o gücü ortaya çıkarması lazım, korkusuzca.

Kışlık hazırlayarak pazarda satıyorlar

Ürünlerimizi kendimiz yapıyoruz, pazardaki ürünlerin sebzelerin hepsi bize ait kendimiz yapıyoruz. Ürünlerin hepsinin yapımı zor lakin para kazanınca yorgunluğumuzun karşılığını alıyoruz. Sadece kadınların burada çalışması da çok iyi bir durum, burada aile ortamındayız.Emeğimizin karşılığını alıyoruz” şeklinde konuştu.

Editör: Tugay AKSOY